Ancak hayvanların ekonomik getirisi artık eskisi gibi değil; bölgede rant çok büyük. Bu konuda en büyük heyecanı duyan taraflardan biri de devlet babamız. Yeni villa sahipleri eski manda otlaklarında, meralarda mülklerinin tadını çıkarmak için çiftçileri belediye ve jandarmaya şikayet ederek, etrafı kirleten hayvanlarını "başka" yerlere götürmelerini öneriyorlar. Şikayeti hızla takip eden yetkililer, hayvanları ve çiftçileri "başka" yerlere gitmeye ikna ediyorlar.

Bunlar arasında büyük sayıda hayvanı olan bir çiftçi (kendisini tanıyorum) uyarıları dikkate alarak, daha kuzeyde Karadeniz kıyısı yakınına, kendi arazisinde ahır yapmak kaydıyla taşınmış. Ancak yaptığı ahırı daha sonra bazı yetkililer yıkmaya gelmişler. Bizim çiftçi de bazı bildik yöntemlerle bu yıkımı durdurabilmiş. Ancak sorun bu şekilde noktalanmıyor. Az yoğunluklu ve henüz inşaatların ulaşmadığı mera bölgeleri şimdi de devlet baba tarafından çam ormanı haline getiriliyormuş. Ormana manda sokmak yasak; çiftçiler ne yapacaklarını şaşırmışlar.
Son olarak, yetkililer her şekilde suç işlemek zorunda kalan çiftçileri suç halinde yakalama zahmetine girmeyip, tek tek evlerinde ziyaret ederek tutanak düzenlemeye başlamışlar. Anlayacağınız artık, hayvanı olanlar potansiyel suçlu sayılıyor bu gibi yerlerde. Bu durumu kamuoyuna duyurmak ve gerekirse AB'de insan (veya hayvan) haklarını aramak gerekebilir.
Cem Birder
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder