Mandalar konusunda Samsun’da da büyük sıkıntı var. Samsun'un Ondokuz Mayıs ilçesi ve Bafra’da Manda besiciliği var. Özellikle bölgenin subasar ormanında ve birçok gölün olduğu (Balık Gölü, Cernek, vb) yerler tam anlamıyla manda yetiştiriciliği için ülkemizin belki de en elverişli yeri veya yeriydi demek gerekiyor. Son zamanlarda kişisel olarak ’ruhumun gıdası'nı arama yolculuğum ve Kömüs yoğurdu ve peyniri beni mandalarla bir şekilde ilişkilendirdi.
Özellikle Manda lokumu denilen ve ülkemizde eşi benzeri bulunmayan bir lokum çeşidi beni köylere ve subasar ormanlarda manda izinde yürümeme sebep oldu. Bu konuyla ilgili olarak ülkemizin büyük bir eksikliği var. 5-6 yıl öncesinde 400 bin civarında olan manda sayısı günümüzde 50-60 bine düşmüş. Böyle giderse ülkemizde soyu tükenmiş bir hayvanımız daha olacak. Yine bu konuda bildigim kadarıyla araştırma yapan akademisyen yok gibi; ilgili enstitüler de kapatılmış (Afyon). Özellikle kaymağıyla meşhur Afyon da küresel ısınma ve göllerin giderek yokolması manda besiciliğini çok etkilemiş ve mandalar yokolmuştur. Ülkemizin en önemli yetiştiriciliği Samsun’da yapılmaktadır. Ancak bölgede bulunan subasar ormanlar ve göller özellikle tarım ilaçları ve aşırı gübreleme sonucunda adeta zehir göllerine dönüşmüştür. Özellikle yeraltı suları ve ülkemizin en önemli nehirlerinden olan Kızılırmak da bu kirlilikten nasibini almıştır. Bu kirlenme özellikle bu köylere yaptığım geziler sonucunda bildiğim kadarıyla birçok Manda yavrusu (Malak) ölmesine sebep oluyor. Sınır tanımayan ve özgürlüğüne sonsuz baglı olan kömüsler (Burada böyle diyorlar) aslında dünyanın en sağlam hayvanı olmasına rağmen hızla ölüyorlar.
Bir Turizmci olarak Manda konusunun bana kalmasına mı üzüleyim, yoksa bu güzel gözlü bir o kadar akıllı hayvanların kurşunlanmasına mı üzüleyim bilemedim.
Sadece paylaşmak istedim.
Tahsin ÖZBEK